Dalları toprağa ve denize dokunan Zeytin’e; yağıyla şifalayan Zeytin’e kendi adımla dokunmak istedim. Anılarıma ev sahipliği yapan zeytin ağaçları ile Mersin’in bir köyünde, aile bahçemizde tanıştım. Soframızdan eksik olmayan ve dost sofralarına ikram edilen zeytinyağlarımızdan daima övgü ile söz edilirdi.

Eğitim hayatımın İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde master yaptığım döneminde, gelecekteki iş fikrimin özünde yine zeytin ve zeytinyağı yeşerdi. Bu profesyonelleşme sürecinde, danışmanım Müge Nebioğlu ile tanışarak kendisinden önemli destekler aldım. Zeytinyağı tadım eğitimi ile birlikte işin tarım ve üretim boyutlarında bilgimi zenginleştirdim.

Büyüdüğüm coğrafyanın yanı başında mistik tarihi ve doğal dokusu yanında özel aromatik ve karakteristik zeytin türleriyle Mut ilçesi duruyordu. Bölgeye duyduğum hayranlık, acı badem ve yeni kesilmiş çimen aromalarına bezenmiş Mut Zeytinleri ile taçlandı. Ve işte o an ‘’işte burası benim çalışma alanım’’ dedim.

Elimle ve yüreğimle topladığım zeytinlerimi erken hasat ve soğuk sıkım zeytinyağı olarak sofranıza ulaştırıyorum.